Ecopastoralism: Batı Şeria'da İsrail işgalinin koyunlarla aklanması

Hayvanât konuşma dizisinin bu dönemki ikinci konuğu University at Buffalo, The State University of New York'tan Irus Braverman oldu. Zooland: The Institution of Captivity (2012), Coral Whisperers: Scientists on the Brink (2018) ve Settling Nature: The Conservation Regime in Palestine-Israel (2023) gibi kitapların yazarı olan Braverman, konuşmasında İsrail işgali altındaki Batı Şeria'da yaptığı etnografik saha çalışmasına dayanarak Yahudi yerleşimcilerin koyunları ve otlatma uygulamalarını nasıl kullandığını aktardı.

2010 yılından bu yana Batı Şeria'yı saran ve Ekim 2023'ten bu yana sayıları daha da artan küçük çoban karakolları, Yahudi mülkiyetindeki koyunları Filistinlileri mülksüzleştirmek ve yerlerine gelen yerleşimcileri “yeniden yerlileştirmek” (re-indigenize) için kullanılıyor. Yerleşimciler koyunlardan araziyi kontrol etmek için yararlandıkları gibi onları hem de kutsal kitaplardaki Yahudi halkının aslen oraya ait olduğu yönündeki tasavvurları üretmek, aşılamak ve normalleştirmek için canlı teknolojiler olarak da kullanıyorlar.

Devlet tarafından desteklenen çobanlık faaliyetlerine katılan Yahudiler 1967'den bu yana işgal altındaki Batı Şeria'daki en büyük toprak gaspına koyunlar aracılığıyla ulaşmış durumda. Yerleşimcilerin bu durumu "çobanlık devrimi" (shepherding revolution) olarak adlandırdığını aktaran Braverman, “koyunlarla aklama” (sheep washing) yoluyla şiddetin işgal rejiminin gözünde nasıl meşrulaştığını anlattı.